Yazmamayım diyorum...

"Yazmayayım" diyorum. "Susayım" diyorum. "Bugünlerde siyasi polemik yazılmaz" diyorum. "Kenetlenmemiz lazım" diyorum... Olmuyor. Kerameti kendinden menkul durak sandıktır. Kerameti kendinde menkul insanlar her daim hayatımızin içinde vardı ve varolmuştur. Herkes içinde ki değere göre konuşmakta, yazmakta... İçinde ne varsa dışarıya o sızmakta!.... "İnsanın olduğu yerde hiçbir şeye şaşma" diyor ya yazar o misal!... Bunun tercümesi : İnsanın olduğu yerde her türlü arsızlığı, densizliği, ilkesizliği, haddini bilmezliği, bayağılığı, küstahlığı, zevzekliği, müptezeliği, basmakalıplığı, korkaklığı, palavracılığı, kalleşliği, ahlaksızlığı, içtensizliği, sevgisizliği, pespayeliği, paçozluğu, ahde vefa bilmezliği; kısacası Kadim değerlerden yoksunluğu görmek mümkün. Bazı insanlar, bu yoksunluğu hiç konuşmadan vücut dilleriyle ifade edebiliyor. .. Bu yosunluk ,İnsanın davranışlarına istese de istemese de yansıyor!.. Son söz: Kendilerini, paye verilince, Zübde-i alem sanan. Kendini o kurum / kişiler için bir şans olarak gören. Hesaptaki parası kendini satın alan,... Erke selam edip, kula ram olan, Nafakası, Nifak olan. Bir ben varım deme, yoksan da olur...