Umut nasıl bir şey diye bana soracak olursanız,şöyle derim...

Hayatta her şey vakti zamanı gelince varlığını tamamlar ve biter,bu doğanın kanunudur.Herkes bilir ve fakat farklı farklı şekilde yorumlarlar.

Bana göre vakti saati gelse bile hiç bitmeyen bitmeyecek olan insanın icindeki umuttur.O varlığını sürdürdükçe aşılmayacak engel varılmayacak hedef yoktur derim....

Bu satırları okuyanlardan çok az kısmının bildiği ve belki de çoğunun bilmediği ve okumadığı bir alıntı hikayeyi sizlerle paylaşmak geldi içimden.

Ülkemizin şu zor şartlarda geçtiği zaman diliminde ve "umutların"nerede ise tükenmeye yüz tuttuğu günlerden geçerken,birilerine yeni bir umut başlangıcı olması inancı ile daha doğrusu umudu ile paylaşmak istedim..

Bir gün, bir adam çölde kaybolur.

Yanına aldığı azıcık yiyecek ve su çoktan tükenmiştir. İki gündür bir damla su bile bulamadan umutsuzca dolaşır durur.

Biliyordur ki, çok yakında su bulamazsa, birkaç saat içinde hayatı sona erecektir.

Ama içinde küçük bir umut kıvılcımının hala varlığını sürdürdüğünüde bilir. Bu yüzden aramaya devam eder ve vazgeçmez.

Belki bir yerde su bulabilirim diye düşünürken,

Tam o sırada, uzakta bir kulübe görür.

Önce bunun bir serap olduğun sanır, çünkü zaten daha önce de çöl,gözlerini aldatmıştır…

Ama bu kez inanmaktan başka seçeneği yoktur. Çünkü bu onun son şansıdır bilir.

Kalan son gücünü toplayarak kulübeye doğru yürür,yaklaştıkça umudu büyür.

Ve nihayet… kulübenin gerçekten orada olduğunu görür.

Fakat yaklaştığında anlar ki ,burası yıllardır terk edilmiş bir kulübedir.

Yine de içeri girer. Belki biraz su bulabilirim diyerek…

Ve işte o an,bir el pompası görür.

İçini yepyeni bir enerji kaplar, koşarak pompanın başına gider ve su çekmeye başlar.

Ama hiçbir şey çıkmaz. Pompa kupkurudur,uzun zamandır kullanılmadığını anlar.Adam yıkılmıştır yere yığılır.Bu sonuncuydu,diye düşünür.

Tam o sırada, tavana bağlı içi su dolu bir şişe fark eder.Zorlukla uzanıp alır. Tam içecekken,şişenin üzerinde bir not olduğunu görür.

Notta şunlar yazıyordur:

“Bu suyu pompayı çalıştırmak için kullan.

Ve lütfen… sonra şişeyi tekrar doldur,senden sonra gelecek yolcu için.”Bir anda korkunç bir tereddüt yaşar.Suyu içip canını mı kurtarmalıydı?Yoksa tüm umudunu pompanın çalışacağına bağlayıp suyu içine mi dökmeliydi?Acaba....Aklından bin bir düşünce geçer.Ya pompa işe yaramazsa?Ya yeraltı suyu bitmişse?Ya bu not doğru değilse?Ama ya gerçekten çalışırsa ve bol su çıkarsa?

Uzun uzun düşünür.Ve sonunda, notu yazana güvenmeye karar verir.Titreyen elleriyle suyu pompanın içine döker…Ve pompalamaya başlar ve bilir ki tek gücü,içindeki umuttur...

Bir kaç denemeden sonra…Su fışkırır.Soğuk,temiz, bolca!Adam doyasıya suyu içer.Bedeni canlanır,zihni açılıır,yüreği yeniden yaşamla dolar...

Sonra notta yazdığı gibi, şişeyi tekrar doldurur ve tavana asar.

Tam çıkmak üzereyken, başka bir şişe farkeder,cam bir şişe.İçinde bir kalem ve bir harita vardır.Harita çölden çıkışı gösteriyordur.Yolu ezberler haritayı yerine koyar,mataralarını doldurur ve yola koyulmak üzere kapıdan çıkar.Ama birkaç adım sonra durur.Geri döner.Düşünür.

Sonra kalemi eline alır ve notun altına şunu yazar:

“İnan bana… bu pompa çalışıyor.”....

Bu hikâye hayattan bahsediyor.

Bize şunu öğretiyor:

Ne kadar zor durumda olursak olalım, umudu asla kaybetmemeliyiz.Ve bazen hayatta, büyük bir şeye ulaşabilmek için

en kıymetli olanı feda etmemiz gerekir.

Tıpkı adamın, elindeki son suyu pompa için kullanması gibi.

Bu hikâyede su; bilgi, sevgi, para ya da inanç gibi en değerli şeyleri simgeliyor olduğunu düşünün.

Ve bu şeyleri elde etmek için önce harekete

geçmemiz,inanmamız gerekmiyor mu,kendinize bir sorun....Tıpkı hayatın pompasına o son şişedeki suyu dökmek gibi.

Değerli dostlarım arkadaşlarım,hayat bize verdiğimizden çok daha fazlasını geri verir,bizler farkında olmasakta yahut geç fark etsekte...

Ayrıca şunu da hatırlatmıyor mu sizce de,İyilik bulaşıcıdır.....diye....

Basit bir not bile bir insanın hayatını kurtarabilir.

Ve o insan da bir başkasına umut olabilir.

İşte böylece,o elde ve yürekte son kalan umudu elden ele,yürekten yüreğe,aktarabilir istek,

dünya biraz daha insanca bir yer olabilir.

İşte o şişenin içindeki son suyun umuda dönüşmesi dilek ve temennileri ile

İşte öyle

Birgülce