Hadi oradan Mason Uşağı!
Sünnetsiz edebiyat olmaz; esas konuya geçmeden evvel birazcık laflar edilir. Her dalda, her konuda bu disiplin böyle işler.
*Mikrofona geçen takdimci, konuşmacıyı davet etmeden evvel onu birkaç sözle tanıtır. O birkaç cümlecik laf, sohbetin sünnetidir.
*Öğretmen sınıfa girer girmez ders anlatmaya başlamaz; önce nasılsınız, dün neler yaptınız gibi kısa bir sohbet eder; ön sözler derse başlamanın sünnetidir.
*Şarkıya, türküye hemen girilmez, önden bir giriş müziği yapılır; o nağmeli girişler, müziğin sünnetidir.
*Kur'an okumaya başlayan hafız gözlerini kapar, sesini ayarlar ve öyle bir besmele çeker ki, o giriş Kur'an okumanın sünnetidir.
*Eşekte paldum ben seni aldum der gibi evlilik akdi gerçekleşmez, önce nikah kıyılır; bu nikah merasimi aile kurmanın sünnetidir.
*Güreşçiler önce peşrev çeker, vücudunu ısındır, seyircinin dikkatini çeker ve el enselerle yavaş yavaş güreşe başlanır. Peşrev faslı güreşin sünnetidir.
Yeteri kadar örnekler verdikten sonra ana koyuya geçebiliriz:
Beylerden bazıları diyor ki, namazın sünneti yok çünkü Kur'an' da öyle bir ayet yok, vs.
Yani padır küldür farz kılınmasını istiyor bey babaları.
Niyeti namazı parçalamak, namaz hakkında kuşkular uyandırmak, hatta bu yollarla sizi hem namazdan hem camiden uzaklaştırmak.
Çünkü kilisenin, papazın, hahamın arzusu daima bu yöndedir.
Kaldı ki namazla uğraşanların camiyle de uzaktan yakından alakası yok.
Yapma kardeşim!
Sünnet namazlarını kılmadan paldır küldür farz namaza başlamak; seyircisiz oynanan maça benzer.
Bir maçta seyirci, tezahürat, davul, zurna, ıslık, mızıka, renkli duman salan fişekler, amigolar yoksa maçın tadı tuzu sizce ne kadar olur?
Ama namaza gelince sünnet namazı kılmaya gerek yokmuş, çünkü Kur'an'da böyle bir ayet bulunmuyormuş.
Hadi oradan Mason kafalı!
Sünnetsiz edebiyat olmayacağı gibi sünnet kılmadan farz namazı da kılınmaz.
Aynı beyler biraz daha ileri giderek çocukların sünnet ettirilmesine de karşı çıkıyorlar.
Cephede ölüleri nasıl ayırıyoruz? Ceset tanınmayacak durumda ise sünnetli olup olmadıklarına göre ayrılır.
Evet... Sünnetsiz namaz da kılınır ama büyük oranda o namazın içinde sen olmazsın.
Özet. Bu hal maksatlı değilse tam bir cehalettir.
Düşme tuzağa!
Namazın farzları esas, sünnetleri usuldür.
Usulsüz esas olmaz!