Günlerimiz bando, mızıka, vaveyla ile geçiyor
Tekira' dan çarşıya yürüyüş... Senede bilmem kaç defa!
Sahilde rock, folk, şarkı, türkü, bacak şov... Senede birkaç kez!
Hükümet binası önünde gün, hafta kutlamaları... Bitecek gibi değil.
Can sıkıldıkça Hasan Ali Yücel Meydanında protestolar... İkide bir İzmir' in dağlarında çiçekler açar.
İş yapalım be kardeşim!
Kapalı pazar yerimiz yok, dürtekleyen de yok!
Eski sanayi Hindu mahallelerini geride bırakacak kadar eskidi.
Şu Eski otogarı bari dernekler sitesine çevirin de 40-50 STK dertten kurtulsun.
Hanım arka odada pantolon gömlek ütülüyor... Niye?
Saat 12.00' de Hükümet binası önünde bir program varmış.
Sonra 18.00' de Tekira önünden başlayan yürüyüşe davet edilmişiz.
Pes yani!
Büyük-Küçük belediyeler... Kalıcı işlere yönelin!
Karayolları şantiye şefliği yakışıyor mu oraya?
Otogar yıllardır mezbelelik.
Belediyenin kendine binası yok, meclis salonu yok ama vur patlasın, çal oynasın' a devam.
Ağalar beyler, bırakın şehirleri, kasabalar bile 10 tur atacak kadar bizden ilerde.
Vizyon, vizyon!
Bir de, bıkkınlık veren sahterkarca lafımızı ağzımızdan bir türlü düşürmüyoruz.
Neymiş?
"-Beraber başaracağız" imişiz.
Nah! diyeceğim ama hala ayıp listesinde kaydı var-mış.
Özet: Tantanayı bırakın temel dertlere yönelin.
