Dere tepe gideyim, fotoğraflar çekeyim, aksiyon videoları yapayım derken, hatırlıyorum da Uzun soluklu çıkmaya karar verdiğimiz Ege Turumuzun ilk ayağı Bodrum oldu

Nefret ettiğim FETÖ, memleketi devirmeye kalkışmıştı Bu haftasonu da avaneler başka yollarla yine iş başındaymış.Sosyal medyayı takip edemedim.Neyse bu avaneler kendi cehenneminde yanacaklar, yanıyorlar zaten. Işıl ışıl denizi, hala kendine özgü dokusunu koruyan Rum köyleri, her yerde karşınıza çıkan keçileri, ılık rüzgarı ve zeytin ağaçlarıyla Gökçeada sadece yazların değil dört mevsimi yaşanacak bir ada. Adaların en canlı görüntüsü genellikle liman bölgesinde belirir ama Gökçeada öyle değildi. Gökçeada'ya yaklaşırken sizi hareketli bir liman bölgesi yerine yüksek, ağacı az çorak tepeler karşılayacak. Gökçeada'ya ilk gelişinizse, ona ilk ve son bakışınız arasında çok fark olacak. Gemiden el sallarken, ada sizi durgun görüntüsünün ardındaki gizli cazibelerini kanıtlamış bir aşık gibi göz kırparak uğurlayacak. Çanakkale veya Kabatepe limanından bindiğiniz gemi Gökçeada Kuzu Limanına yanaşırken "Ben bildiğiniz adalardan değilim" diye kıs kıs gülmeye başlar, Gökçeada. Burada ne bildik ada iskelesi hareketliliği, ne de küçücük dünyası "gemi geldi, gemi gitti" üzerine kurulu alışıldık ada halkı var. Çorak düz bir alan, birkaç yeni yapı ve gemiden müşteri almaya gelen taksiler, minibüsler. Bu tablodan da anlaşılacağı gibi adayla aşkınızın "ilk görüşte" türünden olması pek de mümkün değil.Hayal kırıklığı kelimesini kullanmak için sakın acele etmeyin. Adanın size kucak açması için, o zamanı tanımanız, o eforu göstermeniz gerekiyor. Pazarlama tuzaklarına düşmemiş, size yapmacıklıklar dayatan bir ortam yok. Herşey doğal. Gökçeada tepe köylerini dolaştıkça, daracık sokaklarındaki kafeleri, restoranları, dükkanları, kiliseleri, okulları, taş evleri gördükçe anlıyorsunuz ki Türk ve Rumların bir arada kendi dünyalarında huzur içinde yaşadıklarını Sanki ada zamanla içinize işliyor ve siz tüm bu yaşanmışlıkları kavradıkça anlam kazanıyor sizin için. Gökçeada konuklarını insanın içini açan "cennet ada" görüntüleriyle karşılamıyor, ama kendisine bağlamış olarak uğurluyor, belki de önemli olan bu.