31 Aralık 2023 / AMASYA'YA SELAM OLSUN...Kanal 7 Televizyonunu tebrik ediyoruz. Her gezi programını ilgiyle takip ettiğimiz "Bahar Kapıda" nın sevimli ve çalışkan sunucusu hanımefendi, yılın bu son akşamında çocukluğumuzun geçtiği güzel AMASYA'yı tanıttı. Seyrederken duygulandık, önümüzdeki yaz oralara gidip hatıraları yad eyleme hevesine kapıldık, inşallah gideceğiz. Amasya'yı özlemişiz. Rahmetli babam Tokat-Zileli rahmetli anam Amasyalı'ydılar. Her iki taraftan dedelerimiz de Selanik Vilayeti Manastır Sancağı'na bağlı Kayalarlı / Köselerli'ydiler, 500 yıl önce de Karamanoğlu'ydular diyeyim ki torunlarımız da öğrensinler. Amasya Üniversitesinde ve diğer okullarında hocalık yapan öğrencilerimiz de var. Amasya'ya ve çocukluğumun güzelliklerine, Sofular Mahallesine, Kurşunlu'ya, Mehmet Paşa'ya, Kılıçarslan ve Pirler-Hürriyet ilkokuluna, şehrin ortasında nazlı nazlı akıp giden Yeşilırmak sularına, iki yakayı bağlayan köprülerine, dağı delip geçen duman duman kara trenlerine, Kral mezarlarına, Kale'nin tepesinden ırmağa doğru inen Cilanbolu dehlizine, millî-dinî günlerde “kaleden şehre doğru” “o dağdan bu dağa” yankılanan Belediye Bandosu Konserlerine, baharda yollara düşüp ailelerle, dualarla çıktığımız belki de niyet tutulan Kırklar tepesine, ırmak boyunca yayaların sohbet saltanatı olan kaldırımlarına, Selçuklu hatırası türbelerine, Osmanlı yadigârı kubbelerine, bazen mahzun ve bazen mağrur padişah adayı şehzadelerden kalan eserlerine, Ferhad'ın Şirin aşkına kırdığı rivayet olunan Turhal yolu üzerindeki su kanallarına, millî bayramlarda trampet takımı eşliğinde okulca, disiplin içinde, gururla dolaştığımız yokuşlarına inişlerine, bazen annemle çoğu defa yalnızken boydan boya, sahibi adeta tanıdıkmış gibi bakan, dükkânlarını seyr ede ede, camekânlarına baka baka önlerinden geçtiğim, temiz, bakımlı çarşılarına, teravih kılmaya alıştığımız Ramazan akşamlarına, Şekerspor-Elmaspor maçını seyredeğiz diye, stadyum kenarındaki direklere tırmanıp içerisine indiğimiz futbol sahası merakımıza, mütevazı, mütebessim, muhafazakâr fakat asrî insanlarına, küstüğümüz, barıştığımız mert ve candan, merhametli arkadaşlarımıza, selamların daimî olduğu şehirler güzelinin, dağlarına, taşlarına, el yüz üşüten kışlarına, , gurbetlere açılan yollardaki dertli başlarına, pazar yerlerinde çığırtkanlık yapmayan esnafına, elmaların alına, kızılcıkların rengine, fakirliği güler yüzle şenlendiren bayram sofralarına, çocuklara bayram harçlığını esirgemeyen amcalara, dedelere, yedi yıl boyunca devletin kanatları altında "yatılı okuduğum" önce Tokat sonra İstanbul'dan dönüşlerimdeki bu dost uğrak yerimden yarı istekli yarı isteksiz Taşova'ya doğru yöneldiğim, kıvrım kıvrım çıkan ve inen yüreğimi hoplatan tozlu yollarına, yıllar içinde yaşanmış hatıraların birbirini hafızamıza davet ettiği sevgili Amasya’ya 63-64 yıl sonradan selam olsun selam olsun...

1 Ocak 2023 / TRT 1'de yılın ilk gününün akşamı, hepimizin yüreklerini dağlayan

önemli bir film gösterildi. "KESİŞME: İYİ Kİ VARSIN EREN"Filmin senaryosu, şehadet hadisesinin yaşandığı ormanlık, Karadeniz'in yeşil yaylaları ortasında "gözleri deniz mavisi bir yiğit çocuk" ve arkadaşlarının heyecanları, rekabetleri, çalışkanlıkları, yürek paralayan, iç yakan bir ustalıkla verilmiş... Yüksek yamaçlar, yaşanması çetin bölgeler, ailenin fakirane, asil yaşayışı, konuşmalardaki tabiîlik, bize o günlerin gerginliğini yaşattı ve kaşlarımız tekrar tekrar çatıldı. O askerlerin, genç Ferhat Komutanın, Fethi Sekin'in fedakârlıkları unutulamaz, unutulmamalıdır. Bu yöndeki çalışmalar artmalıdır.

1 Ocak 2023  · "LEKE" şiirinin Çapa Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu arkadaşımız, ağabeyimiz; 1991'de bir trafik kazasında kaybettiğimiz MUSTAFA ÖZTÜRK tarafından 1970 yılında öğrenciyken yazıldığı oğlu Murat ÖZTÜRK'ün sosyal medyada tespit ettiğimiz notlarından anlaşılmaktadır. ARİF NİHAT ASYA'nın üslubuna yakın olsa da farklılık açıktır. Onlar gibi millî üslup kullanan şairler, ötelerden ses verirler. Okuyup da acı acı düşünmeli, hâllerimizi...Bilginize arz olunur...(MME)

1 Ocak 2021  · 2021'e CUMA GÜNÜ GİRMENİN FERAHLIĞI İÇİNDE DİLİMDE DUALAR, TEMENNİLER…Hak Peygamber Hz.İsa'nın doğum tarihi olarak kabul edilen Miladi Takvime göre 2021'e hayırlısıyla adım attık. Yüce Peygamberimiz Nebiler Sultanı Hz.Muhammed (SAV) de Milad'ın 570. yılında dünyayı şereflendirmişler ve bugün de örnekleri görülen Cahiliyye karanlıklarını dağıtmışlar, insan haysiyetini ve adaleti hakim kılan vahiyleri, sünnet ve mesajlarını 23 yıl boyunca vermişlerdi. Bu manada bilgilerimizi tazelemek için yeniden okuyacağımız kıymetli eserler vardır. Ben; önce Kur'an Mealini, Hadisleri, seçtiğiniz İlmihal ve Siyer Kitaplarını, Mevlana'nın Mesnevi'sini, Süleyman Çelebi'nin Mevlid'ini , Sinan Paşa'nın Tazarruname'sini, Maarifname'sini, Eşrefoğlu Rumî'nin (Nefisleri Temizleyici) Müzekkinnüfûs'unu, Yunus Emre İlahilerini, Ahlak-ı Alaî'yi, Dede Korkud'u, A.Nihat ASYA'nın Naat'ını tekrar okumamız gerektiğini acizane söylemekle yetineyim.

      Yetişmekte olan çocuklarımız için on yıla yayılabilecek liste şüphesiz daha zengindir. 8 ile 18 yaş arasındaki çocuk ve gençlerinize, 20 yaşına doğru şahsiyetini kuracak, aslında Devlet politikası ve Millî Eğitim müfredatının olmazsa olmazı denilebilecek, her yıla 100 kitaptan 10 yılda 1000 temel kitabı okutamıyorsanız,-Allah korusun- onları şimdiden kaybetmeye hazır olalım. Çünkü başkaları internet ve sosyal medya yoluyla her an pusudadır ve bizim uyanmamızı beklemeyecek kadar çakaldırlar. Bu “beyinleri ele geçirme haydutluğu” çağımızın yeni bir savaşıdır ve mağlup olmaya gelmez. Binbir koldan saldırı altındayız. Küçük çocuklardan yeni yetmelere, işsiz güçsüzlere, cahillere, evlere kadar giren bu felaketin TV denilen tembellik kutularında ve güya bilgisayar entelliği, cep telefonu sarhoşluğu ile ne yuvalar yıktığını, facia programlarında seyretmek bile gerekmez. Ayan beyan bir çözülüş vardır, düzeltmekle sorumlu olanlar, şikâyet edeceklerine keskin tedbirler almazlarsa “atı alan Üsküdar’ı geçecek” bize de alık alık bakmak, peynirini tilkiye kaptıran aptal kara karganın zavallı bakışlarına şaşırmak garabeti kalacaktır. İslamî eğitimle birlikte, Türk ve dünya atasözlerini ve masallarını, destanlarını, kahramanlık hikâyelerini, örnek insanların hayatlarını anlatan kitapları, hepsi birbirinden güzel, Asya ve Anadolu oyun ve türkülerini, hatta marşlarını, eğlenceli mani ve bilmecelerini, şenlik içinde bize has hayat neşelerini öğretemezseniz, evleriniz Hristiyani eşya, süslü çam ve şişelerle dolar, çocuklar da normal zannedip alışır ve daha fazlasını daha yabancısını ister, zamanla sizi beğenmez hale gelirler. Çünkü yabancı kültürde tatminsizlik, israf ve ruhsuz zevksizlik vardır. Suratlara pasta çarpmalar, çirkin hediye denilemeyecek güya sürpriz (!) tuhaflığında soğukluklar, sahtelikler alıp başını gider. Bu gibi zekâ uyuşukluğu dönemlerinde şok denilecek sert dönüşlere "Titre ve kendi gel !" emirlerine ancak dirayetli büyükler karar verir. Aile reisinden Devletin etkili ve yetkili zirvelerine doğru çocuklarımızı, gençlerimizi ve yarının ailesini kurtaracak muazzam bir seferberliğe ihtiyacımız vardır. Hem temel eserleri seçerek okuma seferberliği hem de 100. yılındaki İstiklal Marşımızın ruhuna uygun bir "Yeniden Millî Edebiyat İçin" toparlanıp ayağa kalkmaya ihtiyacımız vardır, hem de tekrar oturmamacasına, yorulmamacasına.. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesiyle; "Gençler, yorulsanız bile millî idealimize doğru beni takip edeceksiniz. Çünkü dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla yorulmazlar..."Yıllar, insanların buluş ve tespitidir ama aslında hayatımızda hepsi birer nimet olan geceler ve gündüzler ile bitmeyecek sandığımız mevsimler var.. Hamd ü senalar olsun..Ve dilimde dualarla kırk temenni ve yakarış :

         * Allah bugünümüzü aratmasın * Yüce Mevla kimseyi şaşırtıp yoldan çıkarmasın * Allah kimseyi hırsına, ihtirasına mağlup etmesin * İrademizi başkalarının ellerine düşürüp de perişan eylemesin * Allah bizi nankörlük, vefasızlık zavallılığına düşürmesin * Yüce Mevla kimsenin aklını, iradesini, mantığını; hayat tecrübesini yok sayan maceracılıkla başkasının ellerine teslim etmesin * Allah kimseyi, çok yönlü düşünmeden girilen ani ve sonu belirsiz işlerin tuzağına kaptırmasın * Allah hepimizi korusun, kimseyi şeytanın, kaypak ve ufuksuz insanların oyuncağı yapmasın.. * Allah kimseyi maddeye, lükse, aşırı israfa, tüketim çılgınlığına ve görgüsüzlüğe esir eylemesin.. * Yüce Mevla kimseyi sonradan görme, tatminsiz, kıskanç, huysuz, arsız, inançsız, kibirli, dar ve dik kafalı yapmasın * Allah kimseyi menfaat düşkünü, tavizkâr, saygısız, nimetin kadrini kıymetini bilmeyenlerden eylemesin. * Sağlık elden gidince, yataklara düşünce hiçbir servetin önem taşımadığını bilenlerden eylesin * Allah kimseyi muhannete, başa kakıcıya muhtaç eylemesin., * Allah kimseyi kurnaz, oyuncu, dolapçı, canbaz tabiatlı, menfaatperest, ayak kaydırıcı hilekârlıklara düşürmesin * Allah kimseyi üç kuruşluk menfaat için şahsiyetsizlik, riyakârlık, sadakatsizlik batağına sürüklemesin * Allah kimseyi, insanların zayıf taraflarıyla uğraşan, geçimsiz, inatçı,, kavgacı hallere duçar eylemesin. * Allah bize sade, sağlıklı, zinde bir beden ve iç âlemi aydınlık bir mütebessim çehre nasip etsin.. * Mütevazı olmayanların, yüksekten uçanların akıbeti felaket olur. Tevazu ile başımızı eğelim, Allah'a sığınalım.. * Peygamber sünnetinden ayrılmayalım ve atalarımızın bin, iki bin yıllık tecrübelerini hiçe sayanların şerrinden Allah'a sığınalım.. * Okuyalım, düşünelim, tefekkür edelim, haddimizi aşmayalım, yoksa son pişmanlık fayda vermez.* "Azıcık aşım, ağrısız başım" diyenler, ruhen ve bedenen sağlıklıdır. Başını yastığa koyunca vesveselere kapılmazlar... * Hırsı bitmeyenlere dünyada huzur yoktur..* Merhametli olalım, vefalı olalım, hülasa adam olalım. * Aslımızı, neslimizi, geldiğimiz kaynakları unutmayalım. * Zaaflarımızı meziyet sanmayalım. Meziyetlerimizle de övünmeyelim. * Hatalarımızı düzelte düzelte, yonta yonta hizaya gelelim.* Pişmanlıklarımızdan ders alalım ve bir daha düşmemek için ders alalım. * Ruh asaleti kazanmaya çalışalım..* Haddimizi bilelim, çizmeden yukarı çıkmayalım. * Olur olmaz her konuya girmeyelim. Bilmediğimiz meselelerde susmayı, dinlemeyi bilelim. * Sade yaşayalım, gösterişe kapılmayalım “ne oldum delisi” tavırlara iltifat etmeyelim. * Sağlığımızın kıymetini bilelim, bedenimizin ve aklımızın emanet olduğunu unutmayalım, korunalım..* Sabırlı ve tahammüllü olalım. * Kimsenin zevklerine, tavır ve edasına kınayıcı nazarla bakmayalım, gerekirse araya mesafe koyalım..* İnsanlarla köprüleri atmayalım, selamı kesmeyelim. * Kimseyi hafife almayalaım, onlarla asla alay etmeyelim, arkalarından ve aleyhlerinde konuşmayalım.. * Bin yıldır Müslüman olan bu millet Türk Töresi ve İslam ahlakını öyle mükemmel kaynaştırmış ki bu değerlerin bozulmasına izin vermeyelim.. * İnsanların gururuyla ve haysiyetiyle oynamayalım, oynatmayalım… * Çoluk çocuğumuzun rızkını tehlikeye atmayalım, onları çaresiz bırakmayalım.* Kanaatkâr olalım, tamah edenin elindekini de kaybetmesi tam bir akıl tutulmasıdır. * Allah hepimizi gafletten, şeytani aldanışlardan, akılsızca tercihlerden, mantıksız risk almalardan, açgözlülükten korusun..

         Sizin de hayat tecrübelerinizle sıralayacağınız kırk madde daima vardır Geleneğimizde “Ey Oğul” diye başlayan Yusuf Has Hacib’in, Dede Korkud’un, Şeyh Edebali’nin, Mevlana’nın, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın, Gazali’nin ve diğer kıymetli zevatın nice söz incileri vardır ki unutmak bize yakışmaz. Sağlık ve afiyet temennilerimi sunuyorum. Zaman zaman, haftada bir gün Cumaları bu ve benzeri tespitlerimi 69. yılına girmekte olduğum hayatın bana öğrettiği derslerle dualarımı arz etmek niyetindeyim 

1 Ocak 2018  ·/ 2017 yılında;4 mevsimde, 12 ayda, 52 haftada, 365 günde okuduğum kitaplara dair: (Gözlerimin ferini, irademi, sabrımı, sıhhatimi koruyan Mevla'ya dualarımla)

1. Muhammediye / Yazıcıoğlu Mehmed- 4 cilt 1000 sayfa 2. Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefa / Ahmed Cevdet Paşa/4 cild 2000sayfa 3.Elmalılı M.Hamdi YAZIR Tefsiri 1.ve 2.cild /Aslı, sadeleştirilmemiş/ 1000 sayfa 4.Umumî Türk Tarihine Giriş / 400 sayfa / Ord Prof.Dr.Z.Velidi TOGAN 5. Millet ve Tarih Şuuru(400 sayfa)- Ord Prof.Dr.Hilmi Ziya ÜLKEN 6.Türkiye ve Rusya (700 sayfa)-Prof.Dr. Akdes Nimet KURAT 7. Bir Ömür Böyle Geçti - Refik Halit KARAY/ 400 sayfa 8. Gezerek Gördüklerim- Falih Rıfkı ATAY / 220 sayfa 9. M.Mücadele Devri Yazarları Kalemiyle G.Mustafa Kemal, 2 cild,1200sayfa 10. Atatürk Devri Fikir Hayatı /2 cild /1200 sayfa 11. Atatürk Devri Edebiyatı /2 cild /1200 sayfa 12. Sahnenin Dışındakiler -A.H.Tanpınar / 44 yıl sonra 2. okunuş

13. Mahur Beste -A.H.Tanpınar / 45 yıl sonra 2.okunuş 14. Huzur- A.H.Tanpınar / 48 yıl sonra 2. okunuş 15. Abdullah Efendinin Rüyaları /A.H.Tanpınar/ 48 yıl sonra 2.okunuş

Öğrencilerime bilgi ve örnek olsun diye sunuyorum. Bu yıl aylık, haftalık bilgi vermeyi düşünüyorum. Zevklidir. Tavsiye ederim. Hayata bakışınız renkleniyor ve zenginleşiyor. Çok düşünüp az konuşmanıza vesile oluyor..Az şey midir? 

"Okuyan Kedicik" kaplangillerden olduğunu bilmez ama mayasındaki cevher pençelerinde gizlidir.. Şimdi Katip Çelebi gibi "..Tetebbua şevk düşüp şem'anın şamdan sehere degin yanar..." olduğu çalışmalara ihtiyaç var. "Kurt puslu havayı severmiş..."Her şeyi ayan beyan aleniyete dökmek bana pek doğru gelmiyor. Gençken bu hatalara düşülüyor. Kürşad'ı olmayan dağlarda Çin Seddi olsa ne olur olmasa ne olur. Urumçilere elimiz uzanabiliyor mu ki temsili resimlerle oyalanmanın bir manası olsun..Bir daha düşünelim...Mümkünse Yesevice ...İşte o zaman Alper Tungalar da gelir, Malkoçoğlu Bali Beyler de..Yeter ki kendi devrimizin Oğuzları, Dede Korkutları, Fatihleri, Süleymanları, Sinanları gelsin.. Resim ve sembollerle oyalananlara bir çıtlatayım demiştim de...C. Şehabettin'in sembolü içte, kalpte taşımak gerektiğini anlatan bir sözü vardı...

1 Ocak 2018  · DÜNÜ UNUTANIN YARINI OLMAZ... 1918-2018...1.Cihan Harbi'nin sona erdiği zamanın 100.yılındayız. Mondros ve Sevr paçavralarının yırtılmasına az zaman kalmış... Milli Mücadele başlayacak ve İngiliz destekli palikarya,15 Mayıs1919'da İzmir'e girme cüretinin cezasını, 40 ay sonra,9 Eylül 1922'de ağır bir bedelle ödeyecektir."İzmir'in dağlarında çiçekler açmasına" vesile olan Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarını ve bilhassa İstiklal Harbinin asil, adsız kahramanları aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle yad ettiğimiz yılın bu ilk gününde Türk ve İslam âleminin nice huzurlu zamanlara mutlaka erişmesi, dosta güven, düşmana endişe sebebi olması dilek ve dualarımızla, hayırlı ve sağlıklı zamanlar ve gelecekler niyaz ederiz efendim...

1 Ocak 2012  · YENİ YILDA ; Sağlıklı, huzurlu, hayırlı, verimli, neşeli, zevkli, hoşgörülü, insaflı, empatiyle yüklü, değer bilir, feda etmeyen, sabırlı, hikmetli, sanatkâr bakışlı, ince düşüncelerle zengin, duygulu, çalışkan, iyimser, açık fikirli, demokrat, dün kadar yarına da bakan ve günün farkında olan, öğrendikçe mesut olan, haddini bilen, sustukça anlayan, konuştukça hatalarını farkeden, hayretle hayranlık arasında tevazu köprüleri kuran,okuyan ve dinleyen, şükreden, fikreden, nimetlerin kadrini bilen, belayı ve çileyi tahammülle karşılayan, adaletli, sade davranışlı, iddiasız, müsamahakâr, tecessüs sahibi, mütebessim, açan ve solan çiçeğin farkında, saygılı-sevgili, öfkesiz, şerleri hayra yoran, güzel hatıraları yaşatan, acıları unutan, derde deva arayan, hastaya şifa dileyen, selamı yayan, nimetlerin kıymetini bilen, ruhi sıkıntılarını duayla hafifleten, insana ve evrene ibret nazarıyla bakan, bir kalemde kesip atmayan, yanılabileceğini peşinen kabul eden, tahlil ve terkip yapabilen, gelişmelerden ders alan, hor görmeyen, yeniliklere açık, klasiğe değer veren, kültürlü, ilim-irfan sahibi, sezgili-sağduyulu, dolu dolu ama sessiz yaşayan, içten ve dıştan donanımlı, vicdan sahibi, merhametli, yardımsever, heyecanları eksilmeyen, seyahat fırsatlarını değerlendiren, yeni yerler ve insanlar tanıyan, sohbetten hoşlanan, açık ufuklu, sınırlarını bilen, kararlı, eleştiriye açık, kusurlarını kabul edebilen, murakabe- muhasebe sahibi, şahsiyetli, gösterişe kapılmayan,nefsine mağlup olmayan, kendini hafife almayan, hayatı bir armağan ve emanet tavrıyla yaşayan,kendine ve varlıklara zulmetmeyen, gafletten sakınan, dikkatli, gariplerin gözyaşını silen,yetimin başını okşayan, insanlara baskı yapmayan, yalan dolandan uzak yaşayan, büyük konuşmayan, sırlarının bekçisi, sinirleri sağlam, ruhi dengeleri yerinde olan kendi halinde...BAHTİYARLARDAN BİR İNSAN OLMAK İSTERDİM / İSTERİM... Dostlara, arkadaşlara ve öğrencilerime sevgiyle, saygıyla selamla arz ederim...

2 Ocak 2022 / Geçen yılın sonu olan Cuma günü, eşimin kıymetli ablası, rahmetli anne ve babasının "sarı kızı", rahmetli Enver Selçuk ve rahmetli Gülcan Erdem'in ve Gülten Talu'nun kız kardeşi, benim ilkokuldan sınıf arkadaşım, emekli polis memuru bacanağım Salih Sümer'in elli yıllık hayat arkadaşı, Semih, Melih ve Seda Sümer (Dalkılıç) 'in sevgili anneleri, torunlarının anneannesi ve babaannesi, gelinlerinin ve damadının kayınvalidesi, akrabalarının yengesi, yeğenlerinin teyzesi ve halası ,1924 Mübadil Muhaciri rahmetli annesi ve babası (Şemsettin-Fatma yenice) tarafından Balkanlı, Amasya -Taşova'da doğan ve büyüyen, dindar ve güleryüzlü vatan evladı Gülşen Sümer hanım, rahmet-i Rahman'a kavuşmuş ve 2022'nin ilk günü, öğle namazını takiben, Kocaeli-Derince kabristanında ebedî istirahatgâhına dualarla uğurlanmıştır... Ruhu şâd, mekânı cennet, kabri nûr olsun. başımız sağ olsun, Allah, aile efradına sağlık, sabır ve afiyetler ihsan eylesin. Hatıraları gönüllerde ve hafızalarda yaşasın. dualarla ve fatihalarla inşallah...

4 Ocak 2022  ·  / Rahmetli babamı hatırlarken…Adil-Hatice ve Nargüzel-Bayram torunu, Şahsene-Ahmet oğlu, Salih Cemal'in ağabeyi, Önder-Erdinç-Ahmet kardeşlerin amcaları, Arif İltekin'in yeğeni, İsmail-Hüseyin-Nargüzel-Bayram İltekin'in amca çocuğu, Bayram ve Niyazi Dayının yeğeni, Melek-Ali Ruzi'nin teyze cocuğu, Alper-Türker-Emre'nin göremedikleri dedeleri, Karahocaoğulları sülalesinden rahmetli babam Abdullah Ergüzel'in 33 yaşında, ben daha 8'imde iken, Zile'de, yapayalnız, 3 Ekim 1960'da Pazartesi günü vefat ettiğini bir vesile ile resmî kayıtlardan bugün öğrendim. 62 yıl geçmiş. 6 ile 8 yaşlarım arasında onunla baba-oğul çok gurbetlere düşmüştük. Ruhu şad, mekânı cennet olsun...