Halbuki en safi duygularla gitmiştim...

Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığının düzenlemiş olduğu köşe yazarları ile sohbet progmanına Kadir Albayrak'ın daveti üzerine icabet ettim.

Başkana bir iki soru sordum . 

-2024 seçim döneminde koltuğu gençlere bırakmayı düşünüyor musunuz? 

-Belediye binasında 8.kattan dışarı baktığımda güzel bir Tekirdağ manzarası bekliyordum.Ama Belediye binasının etrafının harfiyat atıkları ile dolu olduğunu , binanın dışında bulunan paket taşlarının yerinden oynadığını , bu sebeple yürürken ufak zelzeleler olduğunu hissetiğimden yürümekte zorlandığımı .

-Süleymanpaşa da yapılmış olan yeni mesire alanının kuşbakışı resmini gördüğümde burayı Hayrabolu yolunda yer alan Şehir Mezarlığına benzettiğimi 

-Tekirdağ Büyükşehirin profesyonel anlamda Peyzaj Mimarisi desteğine ihtiyacı olduğunu vurgulayarak önümüzdeki seçimlere az bir zaman kaldığından , kalan aylar için kendisine başarılar dileyerek konuşmamı sonlandırdım.

Anladığım kadarı ile Kadir Bey "gençlere bırakacak mısınız ?"sorusuna alınmış. Bu konuya alınganlığınıda birkaç köşe yazarı abimiz ve arkadaşımız dile getirmiş.

Bir gazeteci hangi soruların sorulup sorulmayacağını bilmeliymiş filan diyip birkaç cümle karalamışlar.. Soru sorabilmiş olmanın şekli olsaydı bugün usta kalemler Fatih Portakal'lar,,Ahmet Kekeç 'ler,Fatih Altaylı'lar, Abdulkadir Selvi'ler olmazdı.

Ben bir gazeteci değilim. Amatör bir köşe yazarı ve siyasetçiyim. Bu kadar cümleyi kurup , yazıyı kaleme alan kişinin gazeteci ile köşe yazarı arasındaki farkı bilmesi gerekir. Koltuk miras değil ama devir teslim gerçek.

Yaşlılık her nefes alan canlının başına gelen birşey. Bilim adamlarına göre ; Dünya üstünde yaşayan ortalama insan ömrü 73,2 yıl imiş.

Yaşlılık ne kadar gerçek ise gençlikte aynıdır . Şimdi soruyorum size "koltuğunuzu gençlere bırakmayı düşünüyor musunuz "sorusunda renci edici bir durum olabilir mi?

Ama üstüne basa basa söylüyorum ben bir siyasetçiyim.Yaptığı siyaset ile ilgili Başkan hakkında bir değerlendirme de bulunacağım. Kadir Başkan daha birkaç ay evvel şehrimiz de misafir ettiğimiz depremzedelere yaptığı ayıp kadar büyük bir gaf değildi sorduğum soru... Depremzedelerden özür dilemek yerine ayağına kadar çağırmıştı.

Bana verdiği cevapta asıl en büyük gafı kendi yaptı. Keza kendisini ulusal basında sahiplenen bir İlçe Belediye Başkanını kastederek "Gençleri gördük, bırakıp gittiler..." diyerek verdiği cevapla yeryeksan etti.

Keşke Depremzedelere yaptığı bu ayıptan sonra bırakabilecek cesareti kendide gösterebilseydi.

Tekrar dönelim genç- yaşlı meselesine.

İnsanoğlu belli bir yaş dilimini tamamladığında emekliye ayrılıp, inzivaya çekilir. Daha genç kadrolarının gelmesini temenni etmemde gayet doğal .Tekirdağ ilinde hali hazırda Büyükşehirin yaptığı işler ortada .Sağolsun bitmeyen projeler yapmışlar.