Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü ve Tekirdağ Devlet Hastanesi çalışanları, hastanelere ve sağlık çalışanlarına yapılan terör saldırılarını kınadı. Tekirdağ´da görev yapan sağlık çalışanları, meslektaşlarına ve hastanelere yapılan terör saldırılarını kınamak üzere bir araya geldi. Tekirdağ Devlet Hastanesi önünde toplanan sağlık çalışanları, basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına Tekirdağ İl Sağlık Müdürü Dr. Yavuz Akbulut, Tekirdağ Kamu Hastaneleri Genel Sekreteri Uzm. Dr. Seyit Ali Gümüştaş, Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürü Dr. Haci Bayram Zengin, Tekirdağ Devlet Hastanesi sağlık çalışanları ve Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Sağlık çalışanları adına basın açıklamasını yapan Tekirdağ İl Sağlık Müdürü Dr. Yavuz Akbulut, vatandaşların en temel haklarından olan sağlık hakkının engellenmesine yönelik yapılan çirkin saldırıları planlayanları ve gerçekleştirenleri şiddetle kınadıklarını belirterek, "Haziran ayından bu yana tırmanışa geçen saldırılarıyla, genç-yaşlı, çocuk-bebek demeden tüm halkımızı hedef alan kanlı terör örgütü, sağlık çalışanlarımıza, ambulanslarımıza ve hastanelerimize alçakça saldırılarına devam ediyor. 3 sağlık çalışanımız terör örgütünün gerçekleştirdiği alçakça saldırılarda hayatını kaybetti. Aile hekimimiz Dr. Abdullah Biroğul memleketi Diyarbakır´da, sağlık memurumuz Eyüp Ergen ve ambulans şoförü Şehmus Dursun memleketleri Şırnak´ta uğradıkları silahlı saldırı sonucu şehit edildi. Onlarca çalışanımız alıkonuldu, ambulanslarımıza, hastanelerimize ateş edildi, sağlık hizmetleri aksatılmaya çalışıldı. Son olarak Hakkari Şemdinli´deki Devlet Hastanemiz, bombalı saldırı sonucunda neredeyse kullanılamaz hale getirildi. Bu saldırıda en büyük zararı sağlık hizmeti bekleyen halk gördü. Vatandaşlarımızın en temel haklarından olan sağlık hakkının engellenmesine yönelik bu çirkin saldırıları planlayanları ve gerçekleştirenleri şiddetle kınıyoruz" dedi. "TERÖRE KARŞI EN BÜYÜK CEVABI, EN BÜYÜK MÜCADELEYİ BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE HAREKET EDEREK VEREBİLİRİZ" Akbulut, sağlık çalışanlarına ve hastanelere yapılan terör saldırılarından en çok bölge halkının etkilendiğini ifade ederek, "Tek amaçları hayat kurtarmak, insanımızın sağlığına hizmet etmek olan çalışanlarımızın bu tür saldırılara maruz kalması asla kabul edilemez. Sağlık hizmetlerini engelleyerek devlet kurumlarını itibarsızlaştırmaya çalışan bu saldırılar en çok da bölge insanımıza zarar vermekte, onların insani hakkı olan sağlık hizmetlerine ulaşımını güçleştirmektedir. Hiçbir dinde, hiçbir kültürde yeri olamayan acizlik göstergesi bu saldırılar ve bu çağ dışı anlayış, dünya medeniyetine önderlik etmiş bu topraklarda kendine yer edinemeyecektir. Teröre karşı en büyük cevabı, en büyük mücadeleyi birlik ve beraberlik içinde hareket ederek, birbirimize sımsıkı kenetlenerek verebiliriz. Bizler din, dil, ırk ayrımı yapmadan insanımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. Bu topraklarda binlerce yıldır kardeşçe yaşayan insanımızın sağlığını daha ileriye taşıma gayreti içinde olacağız. Terör değil; kardeşlik diyen gönüller, şifa veren eller kazanacak" diye konuştu. Yaklaşık 60 kişinin katıldığı program, basın açıklamasının okunmasının ardından sona erdi.