Barışa Giden Yol: Tarihi Bir Eşikten Geçiyoruz

Abone Ol

Türkiye, yıllardır süren çatışma ve kayıplarla örülü bir dönemin ardından, nihayet umut vadeden bir eşiğe adım atıyor. PKK’nın silah bırakma kararı, sadece silahların susması değil; yeni bir toplumsal mutabakatın, yeni bir geleceğin müjdesidir. Bu karar, artık dağlarda yankılanan silah seslerinin yerine çocukların kahkahalarının yükselmesini diliyoruz.

Silahların susması, öncelikle insan hayatının kutsallığının yeniden ön plana çıkması anlamına geliyor. Yıllardır süregelen çatışmalarda yitirilen canlar, geride bıraktıkları acılar düşünüldüğünde, bu karar her şeyden önce bir nefes alma, bir umut ışığı olarak değerlendirilmeli.

Türkiye, uzun yıllar boyunca terörün acımasız yüzüyle karşı karşıya kaldı. On binlerce insanın hayatını kaybettiği, toplumsal yaraların derinleştiği bu süreçte, PKK'nın silah bırakma ve fesih kararı, umut dolu bir dönemin başlangıcı olabilir. Uzun ve kanlı bir geçmişin ardından gelen bu adımın, Türkiye'nin geleceği açısından taşıdığı umut ve potansiyel yadsınamaz.

Her ne kadar geçmişte benzeri girişimler olmuş olsa da, bu süreç öncekilerden farklı. Zira bu kez sadece siyasi liderlerin değil, halkın da kalpten gelen bir arzusu var: BARIŞ. Her etnik kimliğin, her bölgenin, her annenin ortak duası bu. Barışın dili siyasetle değil, yürekle konuşulmalı. Ve o dil şu anda sahnede.

Bu yeni süreçte taraflara büyük sorumluluk düşüyor. Devletin adalet ve kapsayıcılık ilkesinden sapmaması, örgüt üyelerinin ise silahı bırakmakla yetinmeyip topluma entegrasyon sürecine samimiyetle dahil olmaları şart. En büyük görevse biz yurttaşlara düşüyor: yaraları sarma, ötekileştirmeme ve birlikte yaşama kültürünü yeniden inşa etme görevi.

Tarih bize öğretti ki barış kolay gelmez; sabır, diyalog ve cesaret ister. Ama bir gerçek daha var: Barış geldiğinde, onun bereketi bir ülkenin tüm damarlarına yayılır. Ekonomiden eğitime, siyasetten sanata her alan bu huzurdan payını alır. Şimdi o fırsat önümüzde.

Bu tarihi adımın atılmasında, AK Parti Cumhur İttifakı ,Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli 'nin hamlesi ile yürüttüğü politikaların ve gösterdiği kararlılığın yadsınamaz bir önemi bulunmaktadır.

AK Parti, iktidara geldiği günden itibaren terörle mücadeleyi öncelikli meselelerden biri olarak ele aldı. Hem güvenlik güçlerinin kararlı operasyonları hem de siyasi ve toplumsal diyalog kanallarının açık tutulması, bu süreçte izlenen temel stratejiler oldu. Özellikle son yıllarda, terörle mücadelede elde edilen başarılar ve örgütün zayıflaması, silah bırakma kararının alınmasında önemli bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır.

Unutmayalım, barış sadece bir hedef değil; bir yolculuktur. Ve biz bu yolculuğa umutla, sevgiyle ve akılla çıkmalıyız. Çünkü bu ülke, birlikte yaşamanın mümkün olduğunu her defasında ispat etmiş bir medeniyetin mirasçısıdır.